27 Mayıs 2011 Cuma

DOĞU KARADENİZ TURİZM MASTER PLANI

DOĞU KARADENİZ   TURİZM  MASTER PLANI

TEMA VAKFI ADINA TRABZON TEMSİLCİLİĞİ
DOĞAL VE TARİHİ DEĞERLERİ KORUMA DERNEĞİ  GÖRÜŞÜ
Yrd. Doç. Dr. Coşkun ERÜZ
Cumhuriyet mahallesi, Aldıkaçtı Sokak, No: 19: 1  /Trabzon

Yaylalar ve meralarda tarımsal, ekolojik potansiyelleri ve de küresel ısınmayı azaltma, su kaynaklarını düzenleme  potansiyeli   dikkate alınmadan yapılacak düzenlemeler telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğuracaktır.
Noktasal bazlı ekolojik, sosyal,  kültürel, ekonomik yapı incelenmeden yapılacak bölgesel bazlı planlamalar beklenen faydayı sağlamama riski taşıyacaktır.
4342 sayılı mera kanunu ve toprak koruma ve arazi kullanımı kanunları kapsamındaki alanlarda planlama, öncelikle  toprak ve ekolojik yapıya göre yapılarak uygun alanlarda turizm planlaması yapılmalı. Aksi durumda hem toprak, hem tarımsal üretim kaybedilecek ve de turizmde beklenen yarar sağlanamayacaktır.

Doğu Karadeniz Dağlarının ekolojik önemi ve turizm aktivitelerinin yaratacağı tehlikeler

Ø  Doğu Karadeniz dağları dünya ölçeğinde korunması gerekli en önemli 200 ekolojik bölgeden birisidir.
Ø  Bölge dünyanın en önemli kuş göç yolu üzerindedir,
Ø  Bölgede pek çoğu endemik 2500-3000 civarında bitki türü mevcuttur.
Ø  Doğu Karadeniz Dağları  nesli tükenme tehlikesinde olan pek çok hayvanın son temsilcilerini bünyesinde barındırmaktadır
Ø  Yanlış planlanmış ve inşa edilmiş bir yol, turizm yapısı yada kompleksi farkında olmadan dünya ölçeğinde sadece bölgemizde ve çok dar  bir alanda yetişebilen bir bitki türünü ( örneğin endemik  ve de kırmızı listede olan bir lale) tamamen yok etme tehlikesi doğuracaktır.
Ø  Yaylaların turizm amaçlı kullanımında,  dünya ölçeğinde  önemli ekolojik zenginliği,  tarımsal üretim potansiyeli  ve geleneksel konutları ile   yaşatılan  yayla kültürü  yeterince irdelenerek  bu kültüre, ekolojik yapıya dayalı farklı turizm alternatifleri içeren bir projeksiyon üretilmemiş.
Ø  Master planda; Ekolojik yapının korunması ve sürdürülebilir kullanımı için alan çalışmaları, yerel rehber yetiştirilmesi, halkın ve ziyaretçilerin ekolojik yapı hakkında bilgilendirilmesi, bilinçlendirilmesi ve eğitilmesi için herhangi bir planlama yapılmamıştır.


ALTYAPI ÇALIŞMALARININ  YARATTIĞI  VEDE YARATACAĞI TEHDİTLER

Ø  Dağlık arazi yapısı ve yüksek eğime ve sığ, çoğunlukla akma malzeme   toprak yapısına sahip yamaçlar, yapılacak yol ve diğer yarmalar sonucu büyük tahribat ve heyelanlara neden olmaktadır. Yeni yol yapımı ve sanat yapısı yapılmamdan şev müdahalelerinden kaçınılmalıdır.
Ø  -Yol vb yarma tekniği ile tahrip olan yamaçlardan koparılan molozlar yamaçlara ve özellikle ekolojik açıdan çok kırılgan olan  akarsu yataklarına bırakılarak  akarsu yatağı, balık ve diğer organizmaların yaşam ortamı tahrip edilmiş ve taşkın sezonlarında yatakta biriken molozun taşınması sonucu havzada büyük tahribatlar yapan sellere neden olunmaktadır ( Bu durumu vadi yatağı yada  yamaçlardan geçen  mevcut karayollarında ve HES vb enerji amaçlı yatırımların gerçekleştirildiği  alanlarında çarpıcı bir şekilde görülmektedir)
Ø  -Gümüşhane- Karaca mağarası  çevresindeki vadiye kimlik kazandıran kayalıkları Enerji  ve Tabi kaynaklar Bakanlığı tarafından kireç ve çimento sanayi için tahsis edilmiştir. İlin en önemli Turizm kaynağı ve kaynak vadisi sanayi amaçlı olarak tahrip edilecektir. Bu durum mantıksal ve bilimsel olarak sürdürülebilir değildir.
Ø  -Aynı havzada Torul-Gümüşhane yolu üzerinde bulunan bir mağara ve içersindeki tarihi kilise yapısının içersinde bulunduğu kayalık  taş ocağı işletilmesi için tahsisedilerek doğal ve tarihi eserler tahribata terk edilmiştir. ( konu Trabzon Koruma Kuruluna bildirilmiştir)
Ø  -Karaca mağarası- Çakılgöl  güzergahı üzerindeki en önemli tarihi kaynak değer olan İmera manastırını Çakırgöle bağlamak için ( bölgede mevcut ve kullanılabilen Kurum (Krom) yolu var iken)   manastır çevresinde yapılan ve peyzaj bütünlüğünü tahrip eden yol çalışması nedeni ile Olucak köyü ve Manastır çevresinde çok büyük yamaç tahribatlarına neden olunmuştur. Yapılan yodan bırakılan moloz ve kayalar manastıra kadar ulaşarak kilise çevresini doldurmuştur. Gereksiz ve amacını aşan doğal yapıyı ve  kaynak değeri (İmera  manastıır ve tarihi kent)  tahrip eden altyapı çalışmaları acilen durdurulmalıdır.

DAĞCILIK
                          
·         Dağcılık ve ekoturizmle ilgilenenlerin ilgi odağı olan Kaçkar Dağları  yanında , dağcılık sporu ile ilgilenenlerin yoğun olarak yararlandığı  Trabzon ve Gümüşhane’nin ortak değeri olan 30081 m yüksekliğe sahip Çakılgöl- Deveboynu zirvesi, Gümüşhane Gavur Dağı(-Abdalmusa-Artabel 3331m) ,  Trabzon Uzungöl-Haldizen (Demirkapı 3074m) zirvesi dağcılık ve doğa yürüyüş turizmine kazandırılmalı.
KÜLTÜR  TURİZMİ –YANLIŞ UYGULAMALAR
·         Gümüşhane: Karaca mağarası İmera-Kurum(Krom) vadisinde mevcut  kısmen tahrip olmuş ve sağlam 80 kilise ve 50nin  üzerinde  şapel mevcuttur, Karaca-İmera-Kurum-Çakırgöl-Sümela turizm aksında bu değerler tespit ve gerekli düzenleme-restorasyonla turizme kazandırılmalı
·         Aynı hat üzerinde bulunan 100 e yakın ve de  aktif anılmayan yöresel ve tarihi  konutlar ( bazı yapılar 150-200 yıllık) pansiyonculuk için planlanarak restore edilmeli. Alan sakinlerine ekoturizm, pansiyonculuk ve yerel rehberlik eğitimi verilmeli, turizm gelirlerinden yererinde yararlanması sağlanmalı.
·         Gümüşhane Süleymaniye mahallesi ( Antik Gümüşhane yerleşimi), alanda arkeolojik inceleme yapılmadan planlama yapılmakta ve maalesef toprak altında olan muhtemel tarihi değerler altyapı çalışmaları sonucu tahrip olma riski taşımaktadır.
·         Süleymaniye mahallesi yakınında bulunan ve 2008 yılına kadar tüm birimleri ile sağlam olan Vank manastır ve kilisesi,  AB fonları ile gerçekleştirilen tanıtım  çalışmaları ve tanıtım tabelası konulması sonrası, 2008 yılında kaçak kazı vb amaçlı olarak dinamitlenerek yıkılmıştır. Turizm için kaynak teşkil eden tarihi değerleri korumak yerine tahrip etmeye dayalı anlayış ortadan kaldırılmalı, ülkemizin uluslar arası camiadaki güvenirliliğine zarar veren uygulamalardan kaçınılmalıdır.
·         Yapılan turizm amaçlı planlamada , kaynak değerler iyi irdelenmeli ve koruma kullanma planları oluşturulmadan ve gerekli restorasyonlar gerçekleştirilmeden turizm aktivitelerine dahil edilmemeli.
ANTİK YOLLARIN TURİZME KAZANDIRILMASI
ü Gümüşhane- Karaca Mağarası-Zigana Dağı- Maçka hattını kullanan tarihi ipek yolunun en alçak geçit hattı  (2000m ile Zigana geçidi  bölgenin kışın geçit veren tek geçididir, 1970 lere kadar tütüncü  yolu olarak kullanılmış) ipek yolu misyonu ön plana çıkarılarak,  uygun planlama ve tanıtımla  bölge turizmine kazandırılmalı
ü M.Ö 400 de Anabasis- onbinlerin geçiş güzergahı olan ve Trabzon-Maçka- Zigana geçidinden başlayıp Bayburta kadar ulaşan antik yol Zigana-Sultanmurat-Bayburt hattı olarak, Onbinlerin yolu  markası ile  turizme kazandırılmalı.
ü Hat üzerindeki ekolojik, tarihi, ve kültürel değerler tespit edilerek koruma- kullanma  planları oluşturulmalı. ( örneğin Çakılgöl ve üzerindeki 30081 m deveboynu zirvesi –maden ocakları ve de şehitlikler, ekolojik miras Ağaçbaşı  bataklığı, yaban hayatı sahaları koruma sahaları)
ü Sürmene-Köprübaşı-Ağaçbaşı- Bayburt kervan  yolu ( Sürmene Karacakaya Köyü ve Dirlik Köyü tarihi yerleşimleri, Kava düzü tarihi hanları, Harmantepe Şehitliği, Ağaçbaşı Turba Bataklığı – Bayburt tarihi kervan yolu ) plana dahil edilmeli.
o  ( Bu bataklık 2000m üzerindeki dünyanın en önemli  yüksek rakım sulak alanlarından birisidir ve bünyesinde pek çok endemik tür barındırmaktadır, bataklık Dedekorkut hikayeleri ve Evliya Çelebi seyahatnamesinde geçmektedir)

MEVCUT YOLLARIN  KULLANILMASI

Ø  Giresun dereli yayla yolu mevcut yapısı ile master plana dahil edilmeli
Ø  Vakfıkebir, Tonya, Erikbeli-Kürtün-kadırga-Zigana   yolu mevcut hat kullanılarak yeni yarmalar ve tahribatlara neden olmayan sanat yapıları ile genişletme yapılarak plana dahil edilmelidir.
Ø  Zigana- Kolat boğazı, Hanzarya Boğazı,  Cami Boğazı ( Çakılgöl) güzergahı yeni tahribatlar yapılamadan rehabilite edilerek plana  dahil edilmeli
Ø  Gümüşhane-Karaca Mağarası- Kurum ( Kırom, imera yerleşimleri)- Hanzarya boğazı- Cami Boğazı  ( Çakılgöl) hatı mevcut olup  doğal yapıyı yeni tahribatlara maruz bırakmadan rehabilite edilmeli
Ø  Cami boğazı- Sarıtaş-Taşköprü hattı mevcut Yomra-Sarıtaş Karayolu hattı ile birlikte plana dahil edilmeli ( Yomra- Sarıtaş yolu yüksek standardı ile mevcuttur ve plana dahil edilmelidir)
Ø  Araklı-Kostandağı G eçidi-Gümüşhane devlet karayolu yayla turizm yolu aksına dahil edilmeli.
Ø  Mevcut Sürmene-Köprübaşı- Ağaçbaşı Yaylası ( ekolojik miras)- Sultanmurat-Bayburt yolu plana dahil edilmeli
Ø  Ovit dağı ve doğusu Kaçkar dağlarında mevcut yollar minimum eklentilerle rehabilite edilmeli asla yeni yol ve yeni akslar inşa edilmemeli, Bu alan ekolojik değerleri ön plana alınarak kısa süreli kültür turizmi yerine uzun konaklama yapılan ekoturizm ( kuş gözlem, bitki ve hayvan izleme tanıma tanıtma, vb) temelli olarak planlanmalı.

KONAKLAMA TESİSLERİ      

v  Bölgede sadece  Kış turizmi ( örneğin Çakılgöl)  ve merkez karakterli (örn, Şebinkarahisar, Maçka, Sultanmurat vb) yol ağlarının kesişme noktalarında 4-5 yıldızlı ve çok yataklı tesis inşasına izin verilmeli
v  Diğer yayla ve merkezlerde ağırlık pansiyon ve motel karakterli, yerel mimari ve kültürü yansıtan 1-3 katlı  konaklama tesisleri zorunlu kılınmalı
v  İyi planlanarak belirlenmiş yaylalar haricinde yaylaların mera vasfını ortadan kaldıracak hiçbir planlamaya izin verilmemeli, kesin sınırlamalar konulmalı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder